PLASEBO

Yazı yazmaya başladığımdan beri kelimeler hislerle birleşince mucizeler doğuyor. (İlk defa böyle afili bir cümle yazdım, itirafı hak etti :) )

İngilizcede boğa, çayırda otlayan sakin bir hayvanken, İspanya da boğa aşk, hırs, intikam anlamına geliyormuş. Hislerin kuvveti derim buna ben...

Tıpta da plasebo etkisinden bahsediliyor. İnsan hiçbir rahatsızlığı yokken, duyduklarının veya gördüklerinin etkisi ile hastalanabilir aynı şekilde etkisi olmayan bir ilaç ile de hastalığından kurtulabilirmiş. Doktorun, arkadaşın, komşunun kelimelerinin etkisinin psikolojiye , oradan da kişinin fiziksel durumuna etkisi olmalı bu plasebo...

Bu etkinin yıllardır tüm dünyadaki batıl inanışlar ile bir ortak noktası yok mudur sizce de?

Kişinin korkusunu çıkarmak için içirilen dualı sular, nazar boncuğunun koruyucu gücü, nisan yağmurunda ıslanmak insana sağlık verir, duvara asılan at nalı şans getirir... Bunlar da inancın etkisi ile psikolojiye iyi gelen şeyler değil midir?

Tabi bazı batıl inançların anti plasebo etkisi yarattığı da söylenebilir.

Sabahları yanlış ayağa yanlış ayakkabı giymek bütün günün ters gitmesine sebep olur, aynanın kırılması uğursuzluk getirir, namıdiğer karakedi ve daha neler neler...

Ben batıl inancın plasebo etkisi yaratanını severim. :)