top of page

ALL IS WELL

  • BURCU YALÇINSOY
  • 14 Haz 2020
  • 2 dakikada okunur

Tavuk, yumurtasının akıbetini nereden bilsin?

Yavrusu yaşayacak mı yoksa tavada yumurta mı olacak?

Kimse gelecek nasıl olur bilemez.

Dudaklarını büz, ıslık çal ve şöyle de;

Kardeşim her şey yolunda, her şey yolunda...

Hepimizin örnek alması gereken eleştiri yöntemini hint filmleri gözler önüne seriyor. Hem eğlendiriyor, hem düşündürüyor, hem mesaj veriyor, hem de her şeyin yolunda olduğunu ve her zaman bizim elimizde olduğunu söylüyor. Hep Hint Filmlerinin neden bu kadar sevildiğini düşünmüşümdür. Sonunda buldum. Aslında içten içe herkesin düşündüğü, eleştirdiği ancak belki gelenek diye , belki ayıp diye belki de değiştiremeyecek diye dillendiremediği şeyleri içinde barındırdığı, eğlenceli ve olumlu seyreden bir örnekle karşımıza çıkardığı için seviyoruz. Aslında Levent Kırca parodilerinin daha hikayeleşmiş, müzikalleştirilmiş hali de diyebiliriz.

Filmlerde, kimi zaman kaçırılmış bir çocuk, toplum tarafından gizlenmek, ezilmek durumunda kalan bir kadın, evleneceği kişiyi nikahsız da yaşayarak tanımak isteyen ancak toplumun buna izin vermediği bir kadın kimi zaman da inançları uğruna kandırılan, oy toplanan insanlardan biri gibi görüyorsunuz kendinizi.

Kamerayı aniden sokaktaki bir insana çevrilmiş ve ağzından şu sözleri dökülürken görüyorsunuz. " Buraya yakında 10 tane daha tapınak yapılacak. Artık tanrıdan her şeyi isteyebiliriz. İman kuvvetli ise her şey gerçektir. Bu tapınaklar yapılınca ister yol iste, ister su, ister elektrik..." Toplumun bakış açısı ,dinin siyasete alet edilmesi ancak bu kadar göz önüne getirilebilir ve topluma anlaşılır bir şekilde bunu açıklayabilir.

Nikahsız birlikte yaşamanın yasak olduğu hatta çoğu zaman evlenirken birbirini bile görmeyen veya çok az gören insanların olduğu toplumda kamerayı aniden sokaktaki yaşlı bir teyzeye çevrilmiş görüyorsunuz. Teyze komik bir dille, kocasını evlenmeden önce tanısaydı, onun sarhoş olduğunu bileceğini ve evlenmeyeceğini anlatıyor. Sonra kamera aniden bir guruya geçiyor ve guru Hindistan da bizdeki Leyla ile Mecnun kadar yaygın bilinen iki aşığın da nikahsız olduğunu, aşk olduğu sürece namus olduğunu, aşk yoksa birine bakmanın bile günah olduğunu, dünyadaki tüm kitapların insanlara aydınlatma yolu göstermeyeceğini anlatıyor.

Sanırım yenilerde kulağıma çalınan "eleştiri sanatı" bu demek, bir şeyi söylemenin bin bir türlü yolu var ve Hint Filmleri bunu çok güzel başarıyor.

Hiciv üstadı Nef'i yıllar önce boşuna bu sanatın öncüsü olmamış.

"Varsın günün sultanları değer vermesin,

Onlar göçüp gidince de , sultandır sözüm.."

 
 
 

Comments


Tanıtılan Yazılar
Son Paylaşımlar
Arşiv
Etiketlere Göre Ara
Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page