ÖZÜ ÖĞRENMEK

Merak etmeyin eğitim sistemi konusunda bu “e” sini bilmez halimle ahkâm kesecek değilim. :) Sadece iyi veya kötü bu ülkenin eğitim sistemi içinde yoğrulmuş 27 yaşında bir beyinim. En büyük eksiğimin temel bilimler konusundaki bilgisizlik olduğunu fark ettiğim yaşımdayım.

Tarih, Coğrafya bilmiyorum mesela… Okul çağlarımda hiç haritaya baktığımda bu yaşımda olduğum kadar heyecanlandığımı, tutkuyla yeni kültürler yeni iklimler görme hevesim olduğunu hatırlamıyorum. Coğrafya dersini en son yerel saat dilimleri hesaplama işleminden sıkılarak bırakmıştım. Tarihi hikâye gibi hiç dinlemedim mesela hep ezberlemeye çalıştım ve unuttum. Bu yüzden belki de son zamanlarda tarihi konu alan dizilere, filmlere – hikâyelere- olan aşırı ilgimiz. Beynimizin hikâyelere olan açlığı…

Fiziğin bu kadar hayatın içinde bir bilim olduğunu bilmiyordum 18-19’lu yaşlarımda öğrendim ve şaşırarak öğrenmeye devam ediyorum birçok şeyi. Otobüs hızla ileriye doğru giderken ani bir firen ile ayakta duran yolcunun tam tersi yönde ettiği hareketin fizik ile açıklanabileceğini çok geç öğrendim.

Matematiğin her şey olduğunu ,harika bir matematik öğretmeni babanın kızı olmama ve daima matematik derslerinde başarılı olan bir insan olmama rağmen bu yaşımda öğrendiğimi fark ettim. Bir müzik aleti çalmanın, resim yapmanın, fotoğraf çekmenin, yemek yapmanın, dil öğrenmenin yeteneğin dışında bir matematiği olduğunu yeni öğrendim.

Psikolojinin insanın temeli olduğunu, ikna gücü, iyileştirici gücü, motivasyon gücü olduğunu çok geç öğrendim.

Uzun lafın kısası bazı şeyleri öğrenmek için geç kalmış olmanın, günceli, özü geç keşfetmiş olmanın derin hüznü içindeyim.

Yeni eğitim sistemi, kitaplar, uygulamalar hakkında bilgi sahibi değilim ama 27 yaşımın tavsiyesi geç olmadan özü öğretmenin önemli olduğudur.